loading...

Dini Bilgiler

Namazın Kur’an’da bu şekilde yer almasının ilahî hikmeti nedir?

By  | 

– Kur’an-ı Kerimde, abdestin nasıl ve hangi hallerde alınacağı ayrıntı bir şekilde ve bir yerde tarif ediliyor. (Maide Suresi, 6 ve Nisa Suresi, 43) Ama namaz gibi kulluk için önemli bir konu, (daha önemli olmasına rağmen) derli toplu olarak bir yerde ve rekatlarıyla ve şartlarıyla (farzları) kılınış şekli zikredilmiyor.

loading...

– Niye, neden ve niçin; Kur’an’da Namaz, abdestin nasıl alınacağı gibi anlatılmamış ve açıklanmamış ve ayrıntılandırılmamış?

loading...

– Namazın Kur’an’da bu şekilde yer almasının ilahî hikmeti nedir?

– Nisa Suresi 43. ayetinde abdest tam olarak açıklanmamıştır. Orada sadece teyemmümden söz edilmiştir.

– Maide suresinin 6. ayetinde teyemmüm ile beraber abdest şekli de tam olarak anlatılmıştır.

– Abdest, daha çok fiziksel bir temizlik ameliyesidir. Fiziksel bir temizliğin derûni yönleri fazla bulunmaz. Bu sebeple abdest konusu yalnız bir yerde zikredilmiş ve ana hatlarıyla açıklanmıştır.

Namaz ise, fiziksel boyutundan çok daha fazla derûni boyutları vardır. Allah’ın huzurunda olmak, huşu içinde olmak, haşyet ve mehabet içinde olmak, bütün ibadetlerin fihristi olan bir ibadeti yerine getirmek gibi derin ve derûni boyutları vardır. Böyle çok boyutlu bir ibadeti bir-iki defa zikretmekle yetinmek namazın bu derûni boyutuna uygun değildir. Çünkü:

a) Ayakta dururken Fatiha’nın anlamına eşlik edecek bir huşu ve haşyet gerekir.

b) Rükua varırken, bu rüknün manasına eşlik edecek şekilde Allah’ın azametini “subhanellahi’l-azim” diyerek tesbih etmeyi gerektirir. Ve hakeza diğer namazın eylem ve sözleri birbirini tamamlayacak şekilde özdeşleşmiş ve eşlemişlerdir. Namazın fiziksel eylem ve sözleri yalnız bir-iki yerde anlatıldığı zaman, onun bu manevi yönü ihmal edilmiş olurdu. İnsanlar, Kur’an’da anlatılan zahir hususları namaz için yeterli olacağı anlayışına kapılabilirlerdi.

c) Namaz (salat / salavat) kelimesi sadece söz olarak seksen üç defa zikredilmiştir. Bir şeyden fazlaca söz etmek onun ehemmiyetinin göstergesidir.

d) Namaz gibi imandan sonra İslam’ın en büyük meselesi olan bir ibadetin, Kur’an’ın yaklaşık başından sonuna kadar her tarafına serpiştirilmiş olması, Kur’an okuyan insanlara namazın Allah katındaki önemini gösterdiği gibi, onun değişik yerde değişik manevi boyutuna işaret edilmiştir. Mesela:

– Bakara suresinin 3. ayetinde namaz imandan hemen sonra zikredilerek önemine işaret edilmiştir.

– Aynı Surenin 45. ayetinde namazın huşu içinde olanların yerine getireceği bir vecibe olduğuna işaret edilmiştir.

– Anı surenin 238. ayetinde beş vakit namazı kazaya bırakmadan kılınması emredilmiş ve özellikle ortanca / ikindi namazın terk edilmemesine özel vurgu yapılmıştır.

– Aynı surenin 58. ayetinde namaza gereken değeri vermeyenler akılsız olarak vasıflandırılmıştır.

– Maide surenin 55. ayetinde namaz imanın bir vasfı olarak zikredilmiştir.

– Keza İsra suresinin 78. ayetinde namazın vakitlerine işaret edilmiş ve sabah namazının önemine özel bir vurgu yapılmıştır.

– Müminun suresinin ilk ayetlerinde namaz kurtuluşun bir simgesi olarak nazara verilmiş ve asıl makbul olan namazın manevi boyutunu teşkil eden huşu boyutun vurgu yapılmıştır. Ve hakeza…

Değişik yerde namazın değişik manevi boyutuna dikkat çekilmiştir.

– Eğer namaz konusu yalnız bir iki yerde detaylı bir şekilde anlatılsaydı, artık Kur’an’da tekrar tekrar aynı konuyu aynı sözlerle ifade etmek manasına gelirdi ki bu, belagate aykırı ve Kur’an’a asla yakışmayan lüzumsuz bir tekrar olurdu.

– Ayrıca, namazın fiziksel boyutunu insanlara öğretmek abdest gibi basit olmadığı açıktır. Bu sebeple fiziki yönü itibariyle namaz kılmanın yazılı emirlerden çok gözle görülen bir rehbere ihtiyacı vardır. Bunu ise Hz. Peygamber (asm): “Benim nasıl namaz kıldığımı görüyorsanız, siz de öyle kılın.” buyurmak suretiyle bu konudaki görsel rehberliğini ortaya koymuştur.

Bu pencereden bakıldığında birçok hikmeti görmek mümkündür. Gerisini zekavetinize havale ediyoruz.

loading...