loading...

Dini Bilgiler

Karı-koca arasını kimler düzeltebilir?

By  | 

İftida ile boşanmada hakemlerin kan bağı bulunan akrabalar mı olması gerekir yoksa bir dost vs olabilir mi?
Cinsiyeti önemli mi, hakemler erkek mi olmalı?
İftida ile boşanma nasıl olur?

loading...

Değerli kardeşimiz,

loading...

İlgili ayetin meali şöyledir:

“Eğer karı kocanın birbirinden ayrılacaklarından endişe ederseniz, o vakit, kendilerine erkeğin ailesinden bir hakem, kadının ailesinden bir hakem gönderin. İki taraf işi düzeltmek isterlerse, Allah onları uyuşmaya muvaffak buyurur. Şüphesiz Allah alîm ve habîrdir (her şeyi bilir, bütün maksatlardan haberdardır).” (Nisa, 4/35)

Ailede huzur ve düzeni bozan, taraflardan birisi olduğunda “nüşûz”dan söz edilir.

Aile düzeni, iki tarafın karşılıklı anlaşmazlıklarından, hukuk ihlâlinden ve geçimsizlik çıkarmalarından ileri geliyorsa ve bu durum uzayıp gittiği için ayrılmalar, ailenin dağılması ihtimali ortaya çıkarsa “şikâk-geçimsizlik” hâli gerçekleşmiş olur.

Bu durumda Kuran-ı Kerim’in gösterdiği yol, teklif ettiği çözüm usulü “anlaşmazlığın hakemlere götürülmesidir.”

Ayetin açık ifadesine göre hakem tayin edecek olan merci, karı ve koca veya bunların aileleri değil, devletin ilgili kurumudur (ülü’l-emr).

Kurum, şikak durumunda hakem tayin etmekle yükümlüdür, ancak bu yükümlülük karı kocanın da hakem tayinine engel teşkil etmez.

Hakemin;
– akil ve baliğ olması, yani tam eda ehliyetinin bulunması şartında
– ve hakeme başvuran tarafların Müslüman olması halinde hakemin de Müslüman olmasının gerektiğinde
görüş birliği vardır.

Hakemin;
– hür olması Zeydîler ve Zâhirîler’e göre;
– erkek olması Hanefî ve Zâhirîler’e göre,
– dindarlığı da (adalet) Hanefîler’in çoğunluğuna göre şart değildir.

Hakem tayininde hakemin kişiliği önem taşıdığından ve tarafların hakem kararına rızaları biraz da buna bağlı olduğundan fakihler hakemin taraflarca önceden bilinmesini ve belirlenmesini gerekli görürler.

Hakemin içtihat edebilecek yetişkinlikte olması, fıkıh bilgisi, organlarının tamlığı, kafir, fasık, mürted, kadın ve cahilin hakemliği, hakemin ehliyetinin tayin zamanında mı hüküm zamanında mı gerekeceği gibi konularda literatürde yer alan doktriner tartışmaların çoğu, kadıda aranan şartlarla ilgili olarak fakihlerin literatürde yer alan görüşlerinin bu konuya taşırılmasının sonucudur.

Öte yandan söz konusu edilen bu hususların ehliyet şartı mı evleviyet şartı mı olduğu da fakihler arasında tartışmalıdır.

Hakemlerin akraba dışından olması caiz mi?

Ayetin zahirinden anlaşılan, hakemlerin akrabalardan olmasının şart olduğudur. Zira Allah, bu hükmü, “…(erkeğin) ailesinden bir hakem, (kadının) ailesinden bir hakem gönderin.” emri ile beyan etmiştir.

Ayet­teki bu beyan tarzı hakemlerin kadın ve erkeğin ailelerinden olması lazım geldiğine delalet eder. Şu kadarı var ki, ehli sünnet alimleri ayeti, “hakem­lerin karı-kocanın ailelerinden olması farz değil müstehaptır.” şeklinde tef­sir etmişlerdir. Zira onlara göre yabancılardan iki hakem gönderilmesi de caizdir.

Hakemleri göndermekten maksat, karı-koca arasındaki durumu bilmek, hangisinin kabahatli olduğunu görmek ve aralarında barışı tesis etmektir. Bu görevi akrabalar kadar yabancılar da yapabilir. Yalnız karı-koca arasındaki halleri akrabalar daha iyi bilebilir, anlaşmalarını yaban­cılardan daha çok arzu eder ve taraflardan birini korumaları da düşünülemez.

Bundan dolayı hakemin akrabalardan olması daha uygun olur. Yal­nız bu sayılanlar hakemin akrabalardan olmasının farz değil müstehab olduğuna delalet eder.

Bu konuda Alusî şöyle der:

“Hakemlerin karı-kocanın akrabalarından olması, akrabaların dışarıya açıklanamayacak sebepleri  daha iyi bilmeleri ve bu sebeplerin kaldırılarak sıcak bir yuvanın tesis edilmesini daha çok istemeleri bakımından daha iyidir. Yalnız bu, hakemlerin karı-kocanın ailelerinden olmasının farz olduğuna değil, müstehab olduğuna delalet eder.”

“Şayet kadı, hakemleri karı-kocanın ailelerinden değil yabancılardan tayin ederse bu da caizdir.” (Alûsi, Ruhu’l-meani; Muhammed Ali Sabuni, Ahkâm Tefsiri, ilgili ayet)

loading...