Dini Bilgiler
İbadet ve zikrin sevabı nedir?
İbadet veya zikre sevap nasıl yazılır? Sevap kazanmanın şartları var mıdır?
İhlâs, ibadetlere seviye kazandırır ve onların Allah katında makbul olmasını sağlar. Pek çok rivâyette, bir ibadet veya zikre sevap vaad edilirken:
“Kalpten ihlâsla yapmak.”[1]
“Sevâbına inanıp karşılığını sadece Allah’tan beklemek, yani samîmî bir niyet”[2] şart koşulmaktadır ki, bu da ihlâsın ne derece mühim olduğunu göstermeye kâfîdir. Nitekim bir hadis-i şerifte şöyle buyrulur:
“Kul büyük günahlardan kaçınır (takvâ hayatı yaşar) ve tam bir ihlasla «Lâ ilâhe illallah» derse, gök kapıları açılır ve bu söz tâ Arş’a kadar yükselir.” (Tirmizî, Deavât, 126/3590)
Bütün ibadetlerin ruhu ve özü zikirdir. İbadetlerin en temel maksadı Allah Teâlâ’nın esmâ ve sıfatını tezekkürdür. Bundan dolayı zikir, ibadetlerin en büyüğüdür. Nitekim Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır: “Sana vahyolunan kitabı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz insanı hayasızlıktan ve münkerden alıkor. Allah’ı zikretmek ise elbette en büyüktür. Allah ne yaptığınızı bilir.” (Ankebût: 45) Görüldüğü gibi namazın iki hasletine dikkat çekilmiştir. Namazın hayasızlıktan ve münkerden alıkoyması için, ikinci ve en büyük haslet olan tezekkür, tedebbür ve Kur’an tilaveti üzerinde tefekkürün yani namazın ruhu olan zikir hâlinin tahakkuk etmesi gerekir. Böylece kişi bütün hâl ve hareketlerinde Allah Teâlâ’nın gözetiminde olduğunu hissedecek ve namazın asıl maksadı gerçekleşmiş olacaktır. Diğer bütün ibadetlerde de durum böyledir. Bu zikir hâlini yaşamak, lezzet alarak bütün ibadetleri yerine getirmeye ve her türlü ma’siyetten sakınmaya vesile olacaktır.
Ebu’d-Derdâ radıyallahu anh’ın rivayet ettiğine göre Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ashabına sordu: “Sizin için en hayırlı, melikiniz (olan Allah Teâlâ) katında en değerli, derecelerinizi en fazla yükseltecek, sizin için sadaka olarak altın ve gümüş dağıtmaktan daha kazançlı, düşmanla karşılaşıp da sizin onların boynunu vurmanızdan, onların da sizi öldürmesinden daha çok sevap getirecek amelin ne olduğunu size haber vereyim mi?” Onlar da: “Evet, haber ver ya Rasûlallah” dediler. Rasul’i Ekrem şöyle buyurdu: “Allah Azze ve Celle’yi zikretmektir.”
0 comments