loading...

Dini Bilgiler

Namazın sünnetlerini kılmamanın ahirette azabı var mıdır?

By  | 

Değerli kardeşimiz,

loading...

Namazın sünnetlerini kılmamanın bir cezası yoktur. Kani kişi sünnetleri kılmamakla günah işlemiş olmaz. Ancak bu namazları kılmamakla büyük bir sevaptan mahrum kalmış olur.

loading...

Sünnete uymak, kâinatın yaratılışına sebep olan Resul-i Ekrem Efendimizi (asm) hatıra getirmek, ona olan bağlılığımızı göstermek demektir. Çünkü Allah’ın emirlerini yerine getirmek bir mü’mine nasıl bir huzur veriyorsa, Resulullaha (a.s.m.) uymak, sünnetlerini işlemeye çalışmak da o derece hayatı manalandırır, aydınlatır. Zaten Allah’a olan en güzel itaat ve sevgi, Onun Habibinin gösterdiği yolu takip etmekle mümkündür.

Böylece, bilhassa ibadetlerde Peygamberimiz (asm)’in gösterdiği şekilde hareket etmek, hem Allah’a olan sevgi ve yakınlığımızın derecesini gösterecek, hem de ibadetlerimizin mana ve feyzini arttıracaktır.

Beş vakit namazdan önce ve sonra kıldığımız sünnetler, Peygamberimiz (asm)’den rivayet edilen ve onun kılmış olduğu namazlardır. Sünnetin umumî olarak bir derecesi olduğu gibi, vakit namazlarının sünnetlerinin de bir derecelenmesi vardır. Mesela, bunlardan sabah namazının sünneti vacip derecesinde bir hususiyete sahiptir.

“Sabah namazının iki rekât sünneti dünyadan ve dünyada var olan şeylerden daha hayırlıdır.”(Müslim, Misâfirîn, 96, 97; Tirmizî, Salât, 190)

meâlindeki hadis-i şerif bu manayı ifade etmektedir. Sabah namazının sünnetinden sonra fazilet bakımından öğlenin ilk ve son sünneti, akşamın sünneti ile yatsının son sünneti gelir. Bunlar müekked sünnetlerdir. İkindinin sünneti ile yatsının ilk sünneti ise gayr-ı müekked sünnetlerdir.

Bu hususta bazı hadislerin meâllerini vererek sünnetlerin faziletini hatırlayalım:

Hz. Âişe’den (r.a.) rivayete göre Peygamberimiz (a.s.m.) şöyle buyurmuştur:

“Kim gece ve gündüz on iki rekât namaz kılmaya devam ederse, Cenab-ı Hak ona cenneti nasip eder. Bunlar; dört rekât öğlenin farzından önce, iki rekât öğlenin farzından sonra, iki rekât yatsının farzından sonra, iki rekât da sabahın farzından öncedir.”

“Öğle namazının farzından önce dört rekât sünneti terk eden kimse şefaatime nail olmaz.”

“İkindi namazının farzından önce dört rekât kılan kimseye Allah merhamet etsin.”

“Kim ikindi namazının farzından önce dört rekât kılarsa ona Cehennem ateşi dokunmaz.”1

Bu hadislerin ışığında bütün ibadetlerinin, özeti ve hülâsası nevinden olan namaz gibi bir kulluk vazifesi edâ edilmiş olur.

– Namazlardan önce ve sonraki bu sünnetler kılınmadığı zaman, namazın farziyetine bir eksiklik gelir mi? Sadece farz kılınmakla o vaktin namazı kılınmış olur mu?

Vaktin farzlarını kılan kimse, esas itibariyle üzerindeki borcu ödemiş, vazifesini yerine getirmiş olur. Ancak, vakit namazlarında mevcut olan sünnetlerin içlerinde bazıları vacip derecesinde sünnettir.

Sünnetlerin vacip hükmünde olanlarına uymak mecburiyeti olduğundan ve terki halinde bir günah terettüp ettiğinden, uhrevî olarak cezası vardır. Diğer sünnetlerin işlenmesinde çok büyük sevap varsa da, terki halinde bir günah yoktur. Ancak Peygamberimiz (asm)’in şefaatinden mahrumiyet gibi bir kayıp söz konusudur. Bu arada şu cümleleri unutmamalı:

“Sünnete ittiba etmeyen (uymayan) tembellik ederse hasaret-i azîme (büyük kayıp), ehemmiyetsiz görürse cinayet-i azime, tekzibini işmam eden (yalanlamayı belli eden) tenkit ise dalâlet-i azimedir.”2

Buna göre, vakit müsaitse, herhangi bir zaruret de mevcut değilse, namazın sünnetlerini terk etmemek lâzımdır. Ta ki, mükemmel bir namaz kılma saadetine ermiş olalım.

loading...